18 Mayıs 2012 Cuma

SAGALASSOS

Ağlasun İlçesini ve Sagalassos antik Kentini görmeye sizleri çekebilecek pek çok neden bulabilirsiniz.!!


Ağlasun ilçesinin girişinde yemyeşil bir ova sizleri karşılar. Sagalassos’un önündeki bu ovada kiraz, ceviz, organik sebze ve meyveler, özellikle Yeşilbaş beldesindeki alabalık tesisleri, cana yakın ve misafirperver Ağlasun halkına hayran kalırsınız. Ağaçlar arasında yer yer görünen evler iç turizme dönük yayla turizmi kapsamında ağırlığı Antalya’dan gelen yerli turistlerin yaz aylarını geçirdikleri mekanlar olmuştur.

Sagalassos; aşkların, ihtirasların ve imparatorların gözde şehri. Torosların eteklerinde kurulu şehri tekrar tekrar görmek isteyeceksiniz. Bulutların arasındaki şehirde girişte konutlar, aşağıda hamam, aşağı Agora(çarşı), seramik üretim merkezi sizi karşılar. Daha yukarı doğru ilerledikçe sağ tarafta tiyatro, neon kütüphanesi şehrin merkezinde yukarı agora meclis binası kilise sol üst tarafta Heroon sizi içine çeker. Bir anda kendinizi Roma döneminde buluverirsiniz. Yoğun kalabalık bir kült kenti Sagalassos Yukarı Agorada hararetli siyasi konuşmalar, güçlü roma imparatorlarının emirleri senato, ağıdan Macellumdan butiklerden pazaryerinden sesleri duyar gibi olursunuz. Antoninler çeşmesinden su içen ve birbirlerinin gözlerinde kaybolan aşıklar sizlere hoş bir duygu yaşatır.

Sagalassos Antik Kenti; Burdur ili, Ağlasun ilçesi, Güneybatı Torosların güneye bakan yamaçları üzerinde 1490-1600 metreler arasında yer alan kentin en önemli özellikleri arasında Romanın beş önemli seramik üretim merkezlerinden biri olması da vardır. Şehir,Romanın en iyi imparatorlarından beşincisi olan İmparator Hadrian (M.S. 2. yy.)döneminde ekonomik siyasi ve sosyal anlamda en iyi dönemini yaşamıştır. Şehrin şehir plancılığı açısından sekillenme yöntemi ile imarı ve 1000 yıllık seramik üretim merkezi olma özelliği 2009 yılında UNESCO Dünya Mirası geçici listesine girmesini sağlamıştır.

1989’dan yılında başlayan 1990 senesinde bu yana Prof. Dr. Marc Waelkens başkanlığında yürütülen, kazılarda pek çok yapı ve eser ortaya çıkarılmıştır. 2007 ve 2008 yılarındaki kazılarda ortaya çıkan ve 5 metre civarında boyu olabileceği tahmin edilen İmparator Marcus Aurelius veİmparator Hadrian’a ait heykeller, gören insanları büyülemeye yetmektedir. Burdur Arkeoloji müzesinde turistlerin ilgisine sunulmuştur. Sagalassos, küçük Asya'da belki de günümüze terk edildiği günden günümüze zarar görmeden en iyi koruna gelmiş antik yerleşimlerden biridir.

Sagalassos antik kentinin yazılı kaynaklardan bilinen tarihi, Büyük İskender’in M.Ö. 333 yılındaki fethi ile başlar. İskender’in ölümünün ardından kent, kısa bir süre seleflerinin idaresinde kalır. M.Ö. 281 itibariyle, Seleukoslar’ın kontrolü altına girer. M.Ö. 188-133 yılları arasında Attaloslar'ın Bergama Krallığı’nın parçası olur. M.Ö. 129’dan itibaren çeşitli Roma eyaletleri içine dâhil edilen Sagalassos, son olarak M.Ö 39’da Roma’nın Galatya eyaletinin en önemli kenti olur. M.S. 5.–7.yy'larda, ardı ardına gelen depremler ve özellikle Arap saldırıları ile bölgenin nüfus yitirmesine paralel olarak Sagalassos terk edilme sürecine girer.



Sagalassostan,sizi sürükleyen şehri tekrar görmeye ve gördüklerinizi dostlarınızla paylaşmaya yönlendiren pek çok nedeniniz olduğunun farkına vararak ayrılacaksınız..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder